December 17, 2009

Aşk Neye Benzer?

Fidan gibidir aşk,su da sevgi.Fidana az su versende ölür çok versende.

Aşkta da böyledir.Sevgini az göstersende biter çok göstersende.
Onun için suyu da zamanında vereceksin,aşkta da sevgini.
Faydasızdır ikisinde de fazlası da azı da.
Fidanın meyve vermesi için bekleyeceksin,aşkta da böyledir bu.
Sabır edeceksin tadını almak istiyorsan.Geçirmeyeceksin meyvenin ömrünü,çürütmeyeceksin.Zamanında alacaksın o tadı.
Aşkta da böyledir.
Unutmayacaksın ağaçta meyve biter ama özü ondadır,
Ne karlar,kışlar atlatır,kurur ama yeniden canlanır baharda.
Sağlam atmıştır kökünü.Senin aşkınında kökü sağlamsa eğer,
Ne olursa olsun,ne acılar çekerse çeksin,kimler gelirse gelsin günün birinde tekrar canlanacaktır.

yazan:H.Gökekiz
blog'a taşıyan:n.ü.

Gece

Gecedir insanı kendisi ile buluşturan,

o zaman sorarsın işte,çekersin sorguya kendini.
"Çok mu şey istiyorum ?"Allah'ım senden diye.
Ama bulamazsın bir cevap.
Çünkü sendedir sır.Anahtardır elindeki.
İstediğin yeri açarsın da,kitlersin de.
Ama önemli olandır doğru kapıyı açmak.
Bilmesende ardında ne var girmeden içeri.
Daha önceden çıktığın kapıdır belki,
diyeceksin biliyorum olan şeyi,
eski püskü şeylerdir diyeceksin.
Yapmayacaksın o hatayı,
değiştirmiştir belki herşeyi....

yazan:H.Gökekiz
blog'a taşıyan:n.ü.

December 12, 2009

Bedeni Doydu,Gözlerim Gördü

ŞİMDİ

Aslında herşeyi biliyordum.Çünkü bu benim hikayemdi.
Kadınım üryan bir halde ayaktaydı.Üzerine hızlıca yürümemi korkularıyla değerlendirdi.Kadınımı tutmak aslında sarılmak için yaptığım hareket,kendisine emanet kestane rengi saçlarından son bir tutamına sahip olmama neden olacakmış.
Önce kör oldum,7.katın penceresinden aşağı düştüğünü göremedim,sonra sağır oldum,çığlıkla örtülmüş  parçalanan  kemiklerin sesini duyamadım.Fakat kan kokusu sandığımdan daha hızlı yayılıyormuş.Örselenmiş hislerimle aşağı baktım.Çok yoğun kırmızı ve ait olduğu yerin dışına çıkmış organları-kokoreçi çok severdi-gördüm.Sonra yatakta duran,ben odaya girdiğimden beri soğukkanlılığını kaybetmeyen O'na baktım.Az önce yaşananları önemsemeyecek kadar yorgun,durağan bir halde yarım kalan sigarasını bitirmekte  kararlı ve hep bildiğim gibi umarsız.

YAKIN ZAMAN ÖNCE


O
Bir heyecan arayışı içerisindeydim herzamanki gibi.Ki bu zaman dilimlerimde SEN,hep karşıma çıkardın.Ya içerisinde  olurdun ya da çevresinde.Yani bir şekilde bütün olurduk.Yaşadığım-senin olamadığın veya olmaman gerektiği anları-olayları bir merak temsilcisi gibi dinlerdin.En ufak ayrıntısına kadar sorar,işine nerede yarayacağını bilmediğin detayları bile merak ederdin.Kendi fantazilerin ışığında yaptıklarımı görmeye çalışırdın.Seni merakta bırakmakta hoşuma gitmiyor değildi.Bazen paylaşmak,yaşadığım rezillikleri anlatmaktan beter hale geldiğinde bile bana saygını kaybedene kadar sorguluyordun.Ve yine beni heyecanlandıran bir teklifle gelmiştin.Önerini anlatırken yüzündeki ifade-heyecanlı bir gerginlik,pişmanlık ve kayıtsızlık- görülmeye değerdi.Önerilerimize HAYIR demek mi?Sevgiden öte saygızlığın alası olurdu.

KADIN

İlk Temas
O'nu bir akşam yemeğe çağırdın.Zaman zaman bahsettiğin anılarda ki O,şimdi karşımda.Çok ciddi giyinmişti.Uzun,traşlı bir yüz,hoş gülümsemesini güçlendiren beyaz ve muteşem dizilmiş dişler,küçük gözlerinin hükmedici bakışlar.Söylediğin gibi yakışıklı.
Yemek sırasınca benim varlığımla çok ilgilenmedi.Konuştuğu sürece gözleri ve bedeni sana bakıyordu.Göz göze gelmeyi bekledim.Nafile.Yemekten sonra masayı kaldırmayı görev olarak üstlendin.Mutfağa gittiğin sırada O sigarasını çıkardı,bana ikram etmeden sigarasını yakıp elini-bir erkeğe fazla zarif- bana uzattı.Elinde bir davet vardı.Nasıl bir güdüyle hareket ettiğimi bilmeden bende elimi uzattım ve şöyle dedi:
-Herşey çok güzel olacak.
Anlamadım neden bahsettiğini ama beni etkilemişti bu dört kelime.Sonra panik içerisinde kalktım,masada kalan bir kaç tabağa ne yapacağımı bilmeden baktım.Mutfaktan sesin gelince irkildim.Tabakları toplayıp mutfağa getirdim.Yüzümde ki o beyazlığı ve telaştan yorulmuş  gözlerimi farkettin,eminim ama sorgulamadın.Bu sırada dış kağının açılıp hızla kapanan sesini duyduk.Ve gece boyunca tek kelime etmedin.-aslında her gün ki gibi-

İlk Buluşma
Senin söylediğin saatte lokantadaydım.Randevu konularında o kadar duyarsızdın ki,beni şaşırtmadın.Bize tahsis edilen yerde oturmuş bekliyorken,karşıma tatlı bir ses tonuyla "Merhaba"diyen kirli sakallı biri oturdu.O.Hükmedici bakışları unutmam mümkün değildi.Ve bana O'nunda geleceğinden hiç bahsetmemiştin.İyi ki de öyle yapmışsın.Çok hoş bir heyecan yaşadım.Direk bana bakıyordu.Seni sordu.Bilmediğimi söyledim.Çok aç olduğunu söyleyip siparişlerimiz hemen verdi.O,benimde ne yiyeceğime karar vermişti.Ve her zaman yediğimden.Az pişmiş SOLARES.Şarap buseleri ve çatal-kaışık sedalarında konuşmaya başladık.Önce senden,sonra kendimizden.Seni sordu yine.Ve hala yoktun.İyi ki de yoktun.Eğleniyordum.En son ne zaman böyle romantizm yaşadım?Hatırlayamadığım kadar uzun zaman olmalı.Yine seni sorduğunda anladım ki O da senin gelmeni istemiyordu.Kalktık,uzun bir yol olduğunu bildiği halde benimle eve yürüyerek dönmek istediğini söyledi,hükmetti.
Sarılarak yürüyorduk yorulmuş kaldırımlarda.Soğuk,fiziksel samimiyetimizi giderek güçlendiren diğer bir koşuldu.Diğeri de SEN.Birşeyler anlatıyordu,eğlendireninden.Sözünü bitirmeden durdu.Durdum.Çenemdem zarifçe kaldırdı,sözleri şarap kokan öpücükleri oldu.Reddetemedim.Reddetmekte istemiyordum.
Eve geldiğimizde yoktun.Arzu ettiğim durum.

İlk Sevişme
Güdülerim ödüllendirmişti;dudağımı,ellerimi,ayaklarımı,dilimi,östrojenimi,
adrenalinimi,göğüslerimi,sırtımı,kalçalarımı,vajinamı ve en önemlisi kadınlığımı.Gerçekliğin sırtında,mutluluk ve tatmin içindeki beden.
Kapı açıldı.Sen karşımda bana bakıyordun.Adamlarını hızlaca bana yönlendirdin.Senden uzakta olmak istiyordum artık,unutmadığım açık pencere bunu mümkün kıldı.Senden sonra ikinci kötü tercihimi yaptım.

BEN
İlgisizdim,kadınım dediğim varlığa karşı.Ve bundan kaynaklanan yetersizliğim.Mutlu edemeyeceğimi bildiğim halde sıcak koynundayım.İtirazsız devam ettim,herşeyin farkındayken bile.Bu eksikliğimi ona unutturacak birini bulmak,düşündüğümün en sağlıksızı ve en iyisiydi.Buna kanaat getirmiştim.Şimdi zor olan bunu anlayabilecek bir aşina yüze ihtiyacım vardı.Benim kadar düşünceli ve anlayışlı birine.Ve O,benim küçük lütfum.

yzn:ncnvr